期刊名称:Uluslararasi Dil, Edebiyat ve Kültür Araştırmaları Dergisi
电子版ISSN:2667-4262
出版年度:2022
卷号:5
期号:1
页码:51-62
DOI:10.37999/udekad.1060285
语种:English
出版社:Uluslararasi Dil, Edebiyat ve Kültür Araştırmaları Dergisi
摘要:Bu çalışma, Herbert’ın Dune, Dune Messiah ve Children of Dune eserlerinin Türkçe ve Almanca çevirilerini kültürel çeviri ve şarkiyatçılık kapsamında karşılaştırmalı olarak incelemekte ve çevirilerle elde edilen etkiyi Doğu-Batı perspektifiyle değerlendirmektedir. İngilizce devam eden hikâye akışı içerisinde Fremen halkının konuştuğu Fremen dilindeki baskın Arap kültürü ve Fremen sosyal kimliğini betimleyen birçok Arapça sözcük, Herbert’ın şarkiyatçı söyleminin en belirgin göstergesidir. Türk ve Alman çevirmenlerin Arapça sözcükleri erek metinlere aktarım şekilleri ve sosyal kimliklerinin doğal sonucu olarak erek kültür içinde yakaladıkları etki, Edward Said’in “Şarkiyatçı Söylem Analizi” ve Tajfel ile Turner’ın “Sosyal Kimlik Kuramı” çerçevesinde yorumlanmakta ve ötekinin çevirisine yeni bir bakış açısı kazandırmak hedeflenmektedir. Çalışma içerisinde Arapça sözcüklerin Türkçe ile Almanca metinlere aktarımları Newmark’ın kültürel öğe çevirileri için önerdiği çeviri stratejileri çerçevesinde ve çevirmenlerin erek kültürlerde “iç grup” ya da “dış grup” şeklinde yarattıkları etki açısından karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Arapça izlenimli Fremen sözcüklerin çevirilerinde en çok tercih edilen çeviri stratejileri Aktarım ve Doğallaştırma olarak belirlenmiştir. Dune serisinin 1995 yılı Türkçe çevirilerinde bu çeviri stratejilerinin kullanım oranları sırasıyla %41’e %58 ile 2015 yılına %75’e %22 ve Almanca çevirisinde ise %95’e %2 şeklindedir. Türkçe çeviri metinlerde Arapça sözcüklerin çoğunlukla kurgusal bir dilin parçası gibi değil de doğal bir dil olan Arapçadan Türkçede yer aldıkları halleriyle aktarıldığı gözlenmiş ve bu durum hâlihazırda yabancı olunmayan Arap dili ve kültürü sebebiyle Türkçe içinde doğallaştırılarak kaybedilen bir Fremen diline neden olmuştur. Alman erek kültür için ise çoğu Fremen sözcüğünün olduğu gibi aktarılması ve Alman sosyal kimliği gereği Herbert’ın hayali Doğu algısının Alman okuyucuya tüm yabancılığıyla götürülmesi erek okuyucu kitlesi için kaynak metindeki eşdeğer kültürel etkiyi sağlamıştır denilebilir.