摘要:Günümüz kültürü içinde antropolojik yaklaşımların çok çeşitliliği verenkliği içinde ‘insan’ hakkında ortaya konulan düşünceler ne yazık ki,birbirleriyle irtibatsız ve kopuk biçimdedir. Bu durumu haklı olarak birsorun olarak gören Cassirer, biriyle uyumlu bir insan yaklaşımının, insanlığınortak kültür ürünleri olan bilim, sanat, felsefe ve din bilimleriarasında oluşturulacak çabalar sonucunda ortaya konulabileceği görüşünedir.Bu makale Cassirer’in efsane ve dinde insanın nasıl görüldüğüneilişkin düşüncelerinin felsefe tarihçisi yaklaşımıyla irdelenmesidir.Ona göre, insanın belirgin karakteri, onun ayırıcı işareti, metafizik vefizik doğası değil, onun işlevidir. Bu çaba, insanlık dairesini tanımlayanve belirleyen insan faaliyetlerinin bir sistemidir. Dil, efsane, din, sanat,bilim ve tarih bu dairenin öğelerini oluşturur. Bu yüzden bir ‘insan felsefesi’,bize bu insanî faaliyetlerin her birinin temel yapısını kavramave aynı zamanda onları organik bir bütün olarak anlama imkânı verir.
其他摘要:Today unfortunately it seems that within the various anthropologicalapproaches the ideas about the nature of man tend to be incoherentand disconnected from each other. Raising criticisms regarding to thisincongruity Cassirer argues that a coherent and consistent understandingof the nature of man is possible through the joint work ofscience, art, philosophy, and religious studies. This study surveys, bythe perspective of a historian of philosophy, the ideas put forward byCassirer about how man has been seen so far in the mythology andreligion. To him, the dominant and distinct feature of man is nothis/her metaphysical and, physical nature but his functionality. Thiseffort is a system of human activity which defines and determines thecircle of humanity. Language, mythology, religion, art, science andhistory are the constituent elements of this cycle. Therefore, a ‘humanphilosophy’ enables us to conceive the basic structure of these humanactivities and to understand them as an organic unity.