首页    期刊浏览 2024年11月24日 星期日
登录注册

文章基本信息

  • 标题:Editörden Veda
  • 本地全文:下载
  • 作者:Serpil Salaçin
  • 期刊名称:Adli Tıp Bülteni
  • 印刷版ISSN:1300-865X
  • 出版年度:2000
  • 卷号:5
  • 期号:1
  • 页码:3-4
  • 语种:Turkish
  • 出版社:ASSOCIATION OF FORENSIC MEDICINE SPECIALISTS
  • 摘要:Sevgili meslektaşlarım, Ülkemizde Adli Tıp Uzmanları sayısının otuza yaklaştığının sevinçle dile getirildiği bir toplantıda üç yıllık Adli Tıp Uzmanı olduğum yıllardan günümüze çok uzun süre geçmedi gibi geliyor bana. Bu sürede alanımız hem nitelik olarak hem de nicelik açısından çok yol aldı. Bu yolda ortaya çıkan ürünlerin bazılarında emek vermiş olmam beni hem heyecanlandırıyor, hem de onurlandırıyor doğrusu. Adli Tıp Uzmanları Derneği'nin kuruluşunun alanımızın kimliğine yeni bir yapı kazandırdığı kanısındayım. Varlığımızı, var sayılışımızı bu dernek çatısı altında birlikte paylaşıyoruz. Süren etkinlikleri ile birlikte gelişme ve üretme evreleri yaşıyoruz. Sizlerle bir zaman diliminin öyküsünü dilim dön- düğünce, tanık olduğum kadarı ile paylaşmak istiyorum. Bu kısa öykü elinizdeki bu derginin günümüze gelinceye kadar geçirdiği evrelerin yazılı olmayan bölümüdür. Yazılı olanlara bakıp da geçirdiği evreleri azımsamayalım diye. Derneğimizin katıldığı ilk etkinliklerinden birinde İTÜ toplantı salonlarında oturum aralarında, çok önceleri sıkça dile getirilen bir konu daha heyecanla tartışılmaya başlandı. Bu, derneğin bir yayın organı olması isteği idi. O güne kadar şimdilerde çıkmayan bir iletişim aracımız vardı. Bir sayfa kağıdın katlandığı, ne emeklerle iletişim ağım oluşturmaya çalışan. İMHOTEP. Bu, şimdiki, nasıl bir yayın organı olmalıydı? Hedeflerini tanışıp belirlemeliydik. Hatta heyecanla acaba adı ne olmalıydı? İçeriği, sayfaları, Hayır! Hayır!!! Kapak daha önemliydi? Kapağın biçimi ve rengi uzun yıllar sonra özelliğini böyle koruyabilir miydi? Sayfaları oluşturacak kağıt, basım özellikleri yıllar sonra bakıldığında dolgun ve iyi görünmeliydi...Bunlar ve benzeri bir dizi hoş ve şirin tartışmalar sonunda bir toplantı günü ve gündemi belirlendi. Gündem; Adli Tıp Uzmanları Derneği’nin bir yayın organı çıkarması tartışılacaktı. Görevler üstlenildi. Bir hummalı çalışmadır sürdü.... Kelimelere aktarırken basitleşiyor. Oysa saat sınırı olmayan, küçük tartışma oturumlarıydı onlar. Beyin fırtınaları yapılıyordu. Nerede mi toplanıyorduk? Çoğunlukla Şebnem’in evinde. Kim bilir kaç hafta sonu Cumaıtesi-Pazar boyunca sürüp giden masa başı çalışmalar idi. Dergi şekillenmeye başlamıştı. Yayına kabul şartlan, danışma kurulu üyeleri ve yazarlarla iletişimde kullanılacak formların oluşturulması, yayınlanacak makalenin basım formatı, danışma kurulunun oluşturulması.. Bir dizi şimdi kolay gibi gelen işlerdi çabalanan. Katkıda bulunması yararlı olacak arkadaş sayısı da artmıştı. Artık evde toplanamayacaktık. Toplantıları İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalının toplantı salonuna aldık. Nedense o yıl hava çok soğuktu. Hafta sonu olduğundan ısıtma sistemi de çalışmıyordu. Tartışmalar, kararlar ve yine tartışmalar sonunda kayıttan basıma sorumluluk paylaşımı ve iş akışı yapıldı. Danışma kuruluna davet yazıları yazıldı. Kabuller gelmeye başlamıştı. Derginin ilk sayı çalışmaları sürüyordu. İlk dergi örneği çıktığındaki heyecanımızı ben aktaramam. Ama orada olup bu heyecanı paylaşanlar anımsayacaklardır. Çok hoş bir sevinç ve sürekliliğini sağlamak adına çok ciddi sorumluktu. Hep ileriye yönelik strateji üretmeye çabalamaktı. Bunlar okunurken ya da ben yazarken çok romantik bir üslup gibi görünebilir. Ama o günden beri bu derginin yaşamasına gereksinim olduğuna inanan çok özverili çalışan bir grup arkadaşımızın yapmayı sürdürdüğü çalışmalar, fizik alt yapı ve finans kaynağı yönünden düşünülür ise çok romantik bir iş. Hele birlikte oluştunılanlara katkıda bulunmayıp ya da içinde olup da dışında imiş gibi eleştirenler. Kendine göre oıtak düşünce ve yürek ürünü olan dergiyi asılsız ve haksız yorumlayanlar. Ama tüm zorlukların üstesinden gelindiğini düşünüyorum. Bu nedenle benim kişisel olarak baştan beri üstlenmeyi düşündüğüm görevimin tamamlandığını düşünüyorum. Aşağıda bir kaç gün önce derneğimiz başkanlığına gönderdiğim görevden affım ile ilgili mektubu bu derneğin üyeleri olarak sizlerin de öğrenmeye hakkınız olduğunu düşünerek sizlerle paylaşmak istiyorum. Adli Tıp Uzmanları Derneği Başkanlığına, Sayın Prof. Dr. Gürsel Çetin, 26.03.2001 Derneğimizin kuruluşundan bu yana meslektaşlarımızın özverileri ile üretilenlere katkıda bulunmak hepimiz için görev olarak algılanıp yerine getirilmeye çalışıldı. Bu etkinlikler içinde bu alanın bilimsel üretimlerini paylaşabileceği, danışmanlı olarak çalışabilecek bir derginin oluşturulması fikri de derneğimizin bir etkinliğinde sizin de bildiğiniz koşullarda ortaya atıldı. Benimsendi. Bu üretimin gerçekleştirilmesinde görev verilenlerden de biri de bendim. Çıkarılacak derginin editörlük görevini bana vermiştiniz. Bana duyulan güvene ve verilmiş olan bu göreve teşekkür ediyorum. Adli Tıp Bülteni, ismi ile eldeki sınırlı olanaklarla rengi, kapağı, amblemi, formatı ile bir grup özverili arkadaşımızla birlikte doğdu. (ISSN 1300-865X) kaydını aldı. Ben bu görevi bir meslek misyonu olarak gerçekleştirmeye çalıştım. Ulusal ve uluslar arası danışma kurulunun oluşturulmasında edindiğim uluslararası ilişkileri devreye sokarak bu kurulların zenginleştirilmesine çalıştım. Birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın her birinin özverileri ile dergi yazım kuralları, gelen makalelerin kaydı, danışmanlara gönderilmesi, danışman ve yazar arasındaki yazışmaların gerçekleştirilmesi, her sayının içeriği ve makale dışı yazı düzenlemeleri, sîzlerin de yakından bildiği bir sistem geliştirilmiştir ve bu gelenek halini almıştır. Bu özelliği nedeni ile de TÜBİTAK tarafından Türk Tıp Dizinine alınan nadir, gerçekten danışmanlı çalışan, bilimsel dergiler kapsamına alınmıştır. Bu özelliğini sürdürmektedir. Bana göre; alanımızın yapılanmasında aşılamayan fizik alt yapı ve özel alanlarda yetişmiş eleman sorunları yanı sıra ülkemizin ekonomik ve diğer şartlanmışlıklarından olsa gerek, dergimiz istenilen sayıda üretimin gerçekleşemediği alanımızın tüm özelliklerini yansıtır nitelikte ve nicelikte yayınını sürdürmektedir. Bu gün geriye baktığımda, benim üstlenmeyi düşündüğüm misyon gerçekleşmiş görünmektedir. Zamana bağımlı olarak geleneğini kaybetmeden daha hızlı üretimlerin olduğu dönemlerde bilimsel zenginliğinin artacağına hiç kuşku duymuyorum. Görevini yerine getirmişliğin rahatlığı ile bu derginin editörlüğünden ayrılmayı istiyor, bu dileğimin kabulünü rica ediyorum. Görevi devir alacak genç arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Saygı ve sevgilerimle," Prof. Dr. Serpil Salaçin Teşekkür Adli Tıp Bülteni’nin yayın hayatına başladığı günden bu yana, adli tıp alanında bilimsel ve saygın konuma ulaşmasında editör olarak büyük katkıları olan değerli hocamız sayın Prof. Dr. Serpil Salaçin, bunun bir bayrak yarışı olduğunu ifade ederek editörlük görevinden ayrılmak istedi. Hocamızın üzerine yüklediğimiz sorumluluğun ne kadar büyük olduğunun bilinci içerisinde ve bayrak yarışı konusundaki düşüncesine katılmamamız mümkün olmadığı için bu talebi üzülerek de olsa kabul ettik. Kendisine gelecekte de süreceğine inandığımız özverili çalışma ve katkılarından dolayı teşekkür eder, bültenin toplantılarına katılabilmek için kendi olanakları ile defalarca yaptığı İzmir-İstanbul uçak yolculuklarını unutmadığımızı da belirtmek isteriz. Bilimsel nitelikteki yayınların süreli, zamanında ve danışmanlı olarak yayınlanması gerekliliğinin, YÖK tarafından yapılan düzenlemelerle akademik yükseltme ve atamalarda son derece önemli ve belirleyici bir nitelik alması nedeni ile; Adli Tıp Bülteni’nin, bilimsel niteliklerden ödün vermeksizin, süratle zamanında yayınlanması gerekliliği doğmuştur. Bu amaçla, yoğun bir çalışma temposu gerektiğinden Bültenin editör, editör yardımcılıkları ve yayın kurulu üyelikleri yeniden oluşturulmuştur. Önceden görev alan tüm arkadaşlarımıza özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyor, yeni görev üstlenen arkadaşlarımıza başarılar diliyoruz. Adli Tıp Uzmanları Derneği Yönetim Kurulu
  • 其他摘要:Sevgili meslektaşlarım, Ülkemizde Adli Tıp Uzmanlan sayısının otuza yaklaştığının sevinçle dile getirildiği bir toplantıda üç yıllık Adli Tıp Uzmanı olduğum yıllardan günümüze çok uzun süre geçmedi gibi geliyor bana. Bu sürede alanımız hem nitelik olarak hem de nicelik açısından çok yol aldı. Bu yolda ortaya çıkan ürünlerin bazılarında emek vermiş olmam beni hem heyecanlandırıyor, hem de onurlandırıyor doğrusu. Adli Tıp Uzmanları Derneği'nin kuruluşunun alanımızın kimliğine yeni bir yapı kazandırdığı kanısındayım. Varlığımızı, var sayılışımızı bu dernek çatısı altında birlikte paylaşıyoruz. Süren etkinlikleri ile birlikte gelişme ve üretme evreleri yaşıyoruz. Sizlerle bir zaman diliminin öyküsünü dilim dön- düğünce, tanık olduğum kadarı ile paylaşmak istiyorum. Bu kısa öykü elinizdeki bu derginin günümüze gelinceye kadar geçirdiği evrelerin yazılı olmayan bölümüdür. Yazılı olanlara bakıp da geçirdiği evreleri azımsamayalım diye. Derneğimizin katıldığı ilk etkinliklerinden birinde İTÜ toplantı salonlarında oturum aralarında, çok önceleri sıkça dile getirilen bir konu daha heyecanla tartışılmaya başlandı. Bu, derneğin bir yayın organı olması isteği idi. O güne kadar şimdilerde çıkmayan bir iletişim aracımız vardı. Bir sayfa kağıdın katlandığı, ne emeklerle iletişim ağım oluşturmaya çalışan. İMHOTEP. Bu, şimdiki, nasıl bir yayın organı olmalıydı? Hedeflerini tanışıp belirlemeliydik. Hatta heyecanla acaba adı ne olmalıydı? İçeriği, sayfaları, Hayır! Hayır!!! Kapak daha önemliydi? Kapağın biçimi ve rengi uzun yıllar sonra özelliğini böyle koruyabilir miydi? Sayfaları oluşturacak kağıt, basım özellikleri yıllar sonra bakıldığında dolgun ve iyi görünmeliydi...Bunlar ve benzeri bir dizi hoş ve şirin tartışmalar sonunda bir toplantı günü ve gündemi belirlendi. Gündem; Adli Tıp Uzmanları Derneği’nin bir yayın organı çıkarması tartışılacaktı. Görevler üstlenildi. Bir hummalı çalışmadır sürdü.... Kelimelere aktarırken basitleşiyor. Oysa saat sınırı olmayan, küçük tartışma oturumlarıydı onlar. Beyin fırtınaları yapılıyordu. Nerede mi toplanıyorduk? Çoğunlukla Şebnem’in evinde. Kim bilir kaç hafta sonu Cumaıtesi-Pazar boyunca sürüp giden masa başı çalışmalar idi. Dergi şekillenmeye başlamıştı. Yayına kabul şartlan, danışma kurulu üyeleri ve yazarlarla iletişimde kullanılacak formların oluşturulması, yayınlanacak makalenin basım formatı, danışma kurulunun oluşturulması.. Bir dizi şimdi kolay gibi gelen işlerdi çabalanan. Katkıda bulunması yararlı olacak arkadaş sayısı da artmıştı. Artık evde toplanamayacaktık. Toplantıları İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalının toplantı salonuna aldık. Nedense o yıl hava çok soğuktu. Hafta sonu olduğundan ısıtma sistemi de çalışmıyordu. Tartışmalar, kararlar ve yine tartışmalar sonunda kayıttan basıma sorumluluk paylaşımı ve iş akışı yapıldı. Danışma kuruluna davet yazıları yazıldı. Kabuller gelmeye başlamıştı. Derginin ilk sayı çalışmaları sürüyordu. İlk dergi örneği çıktığındaki heyecanımızı ben aktaramam. Ama orada olup bu heyecanı paylaşanlar anımsayacaklardır. Çok hoş bir sevinç ve sürekliliğini sağlamak adına çok ciddi sorumluktu. Hep ileriye yönelik strateji üretmeye çabalamaktı. Bunlar okunurken ya da ben yazarken çok romantik bir üslup gibi görünebilir. Ama o günden beri bu derginin yaşamasına gereksinim olduğuna inanan çok özverili çalışan bir grup arkadaşımızın yapmayı sürdürdüğü çalışmalar, fizik alt yapı ve finans kaynağı yönünden düşünülür ise çok romantik bir iş. Hele birlikte oluştunılanlara katkıda bulunmayıp ya da içinde olup da dışında imiş gibi eleştirenler. Kendine göre oıtak düşünce ve yürek ürünü olan dergiyi asılsız ve haksız yorumlayanlar. Ama tüm zorlukların üstesinden gelindiğini düşünüyorum. Bu nedenle benim kişisel olarak baştan beri üstlenmeyi düşündüğüm görevimin tamamlandığını düşünüyorum. Aşağıda bir kaç gün önce derneğimiz başkanlığına gönderdiğim görevden affım ile ilgili mektubu bu derneğin üyeleri olarak sizlerin de öğrenmeye hakkınız olduğunu düşünerek sizlerle paylaşmak istiyorum. Adli Tıp Uzmanları Derneği Başkanlığına, Sayın Prof. Dr. Gürsel Çetin, 26.03.2001 Derneğimizin kuruluşundan bu yana meslektaşlarımızın özverileri ile üretilenlere katkıda bulunmak hepimiz için görev olarak algılanıp yerine getirilmeye çalışıldı. Bu etkinlikler içinde bu alanın bilimsel üretimlerini paylaşabileceği, danışmanlı olarak çalışabilecek bir derginin oluşturulması fikri de derneğimizin bir etkinliğinde sizin de bildiğiniz koşullarda ortaya atıldı. Benimsendi. Bu üretimin gerçekleştirilmesinde görev verilenlerden de biri de bendim. Çıkarılacak derginin editörlük görevini bana vermiştiniz. Bana duyulan güvene ve verilmiş olan bu göreve teşekkür ediyorum. Adli Tıp Bülteni, ismi ile eldeki sınırlı olanaklarla rengi, kapağı, amblemi, formatı ile bir grup özverili arkadaşımızla birlikte doğdu. (ISSN 1300-865X) kaydını aldı. Ben bu görevi bir meslek misyonu olarak gerçekleştirmeye çalıştım. Ulusal ve uluslar arası danışma kurulunun oluşturulmasında edindiğim uluslararası ilişkileri devreye sokarak bu kurulların zenginleştirilmesine çalıştım. Birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın her birinin özverileri ile dergi yazım kuralları, gelen makalelerin kaydı, danışmanlara gönderilmesi, danışman ve yazar arasındaki yazışmaların gerçekleştirilmesi, her sayının içeriği ve makale dışı yazı düzenlemeleri, sîzlerin de yakından bildiği bir sistem geliştirilmiştir ve bu gelenek halini almıştır. Bu özelliği nedeni ile de TÜBİTAK tarafından Türk Tıp Dizinine alınan nadir, gerçekten danışmanlı çalışan, bilimsel dergiler kapsamına alınmıştır. Bu özelliğini sürdürmektedir. Bana göre; alanımızın yapılanmasında aşılamayan fizik alt yapı ve özel alanlarda yetişmiş eleman sorunları yanı sıra ülkemizin ekonomik ve diğer şartlanmışlıklarından olsa gerek, dergimiz istenilen sayıda üretimin gerçekleşemediği alanımızın tüm özelliklerini yansıtır nitelikte ve nicelikte yayınını sürdürmektedir. Bu gün geriye baktığımda, benim üstlenmeyi düşündüğüm misyon gerçekleşmiş görünmektedir. Zamana bağımlı olarak geleneğini kaybetmeden daha hızlı üretimlerin olduğu dönemlerde bilimsel zenginliğinin artacağına hiç kuşku duymuyorum. Görevini yerine getirmişliğin rahatlığı ile bu derginin editörlüğünden ayrılmayı istiyor, bu dileğimin kabulünü rica ediyorum. Görevi devir alacak genç arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Saygı ve sevgilerimle," Prof. Dr. Serpil Salaçin Teşekkür Adli Tıp Bülteni’nin yayın hayatına başladığı günden bu yana, adli tıp alanında bilimsel ve saygın konuma ulaşmasında editör olarak büyük katkıları olan değerli hocamız sayın Prof. Dr. Serpil Salaçin, bunun bir bayrak yarışı olduğunu ifade ederek editörlük görevinden ayrılmak istedi. Hocamızın üzerine yüklediğimiz sorumluluğun ne kadar büyük olduğunun bilinci içerisinde ve bayrak yarışı konusundaki düşüncesine katılmamamız mümkün olmadığı için bu talebi üzülerek de olsa kabul ettik. Kendisine gelecekte de süreceğine inandığımız özverili çalışma ve katkılarından dolayı teşekkür eder, bültenin toplantılarına katılabilmek için kendi olanakları ile defalarca yaptığı İzmir-İstanbul uçak yolculuklarını unutmadığımızı da belirtmek isteriz. Bilimsel nitelikteki yayınların süreli, zamanında ve danışmanlı olarak yayınlanması gerekliliğinin, YÖK tarafından yapılan düzenlemelerle akademik yükseltme ve atamalarda son derece önemli ve belirleyici bir nitelik alması nedeni ile; Adli Tıp Bülteni’nin, bilimsel niteliklerden ödün vermeksizin, süratle zamanında yayınlanması gerekliliği doğmuştur. Bu amaçla, yoğun bir çalışma temposu gerektiğinden Bültenin editör, editör yardımcılıkları ve yayın kurulu üyelikleri yeniden oluşturulmuştur. Önceden görev alan tüm arkadaşlarımıza özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyor, yeni görev üstlenen arkadaşlarımıza başarılar diliyoruz. Adli Tıp Uzmanları Derneği Yönetim Kurulu
国家哲学社会科学文献中心版权所有