摘要:Bu araştırmanın amacı PISA 2012 uygulamasına katılan Fin ve Türk öğrencilerin matematik okuryazarlığı performansları ile ilişkili öğrenci ve okul düzeyindeki faktörlerin belirlenmesi ve farklılıkların ortaya konulmasıdır. Bu amaç doğrultusunda öğrenci ile ilişkili olan okulöncesi eğitim alma, anne ve baba mesleği, anne ve baba eğitim düzeyi, sosyokültürel indeks, evdeki eğitim kaynaklarının kalitesi, haftalık matematik çalışma süresi, matematikte kendini yeterli bulma, matematikte özgüven, sınıf disiplin ortamı ve okulda teknoloji kullanımı değişkenleri alınmıştır. Okul ile ilgili olarak ise, okulun bulunduğu bölge, okuldaki öğrenci sayısı, okulda kullanılan değerlendirmelerin sıklığı ve okuldaki eğitim kaynaklarının kalitesi değişkenleridir. Araştırmacının amacına ulaşmak için aşamalı doğrusal model (adm) kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, PISA sonuçlarına göre matematik okuryazarlığı ile ilişkili önemli değişkenlerin başında okulöncesi eğitim gelmektedir. Okul öncesi eğitim alan öğrencilerin matematik başarıları almayanlara göre daha yüksektir. Anne ve baba eğitim düzeyleri değişkenlerinden anne eğitim düzeyi Finlandiya için matematik okuryazarlığı arasında pozitif yönlü bir ilişki bulunmaktadır. Aynı şekilde anne ve baba mesleği değişkenleri matematik okuryazarlığı ile pozitif yönde manidar ilişki göstermektedir. Yani üst sosyo-ekonomik düzeydeki mesleklere sahip ebeveynlerin çocuklarının matematik okuryazarlığının manidar bir şekilde yüksek olduğu görülmektedir. Bu sonuçlara paralel olarak sosyokültürel indeks ile matematik okuryazarlığı arasındaki ilişki incelendiğinde manidar bir ilişki olduğu görülmüştür. Evdeki eğitim kaynaklarının kalitesi arttıkça Türkiye PISA 2012 çalışmasına göre matematik okuryazarlığı da artmaktadır. Matematikte kendini yeterli görme ve matematikte özgüven değişkenleri matematik başarısı ile ilişkili önemli değişkenlerdendir. Hem Türkiye hem de Finlandiya için matematikte kendini yeterli görme ile matematikteki özgüven değişkenleri arasında manidar bir ilişki bulunmuştur. Matematik dersinde disiplin ortamı Türkiye ve Finlandiya için matematik başarısı ile manidar ilişki göstermektedir. Teknolojiyi eğlenme amacı ile kullanma değişkeni ise Türkiye’de matematik başarısı ile ilişkili bulunmazken Finlandiya’da negatif ilişkili bulunmuştur. Okul düzeyi değişkenleri incelendiğinde ise; okulun bulunduğu yerleşim yeri büyüklüğünün matematik okuryazarlığı ile ilişkisinin incelenmesi sonucunda Finlandiya için negatif bir ilişkili bulunmuştur. Okuldaki öğrenci sayısı değişkeni Türkiye için negatif ilişkili iken Finlandiya için manidar düzeyde ilişkili olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Okulda yapılan değerlendirme sıklığı değişkeni Türkiye için pozitif yönde manidar bulunmuştur. Öğrenci ve okul düzeyi değişkenlerin ortak etki sonuçları incelenmiştir. Türkiye’de okulun bulunduğu bölge büyük şehre doğru gittikçe sınıf disiplininde ve matematik ders çalışma süresinde artış gözlenmektedir. Türkiye matematik okuryazarlığı üzerinde okulun bulunduğu bölge matematik okuryazarlığı ile ortak ilişkisi manidar olan diğer değişkenler; okul öncesi eğitim alma, anne mesleği, sosyo-kültürel indeks ve evdeki eğitim kaynaklarıdır. Elde edilen sonuçlara yönelik olarak; okullar arası farklılığı azaltacak önlemler alınabilir. Aile eğitim düzeyinin ve sosyo-kültürel indeksin matematik okuryazarlığı üzerindeki etkisinin önemi bakımından aileler bilinçlendirilebilir. Öğrenciler kendilerini daha yeterli bulmaları ve özgüvenlerinin artması cesaretlendirilerek sınıf içi etkinliklerde buna özen gösterilebilir. Öğrenciler teknolojiyi eğitim amaçlı kullanmaları için bilinçlendirilebilir.
其他摘要:The purpose of this study is to reveal the determination of factors and differences at student and school level associated with mathematical literacy performance of Finn and Turkish students attending PISA 2012 application. In line with this purpose, the variables - pre-school education, parents’ occupations, parents’ educational level, socio-cultural index, the quality of domestic educational resources, weekly mathematical study duration, feeling adequate for mathematics, self-confidence in mathematics, discipline circumstances in classroom and the use of technology at schoolwhich have relation to the student have been taken into consideration. And the variables related to school are school’s location, the number of students at school, the frequency of evaluations used at school and the quality of educational resources at school. Hierarchicall Linear Model has been used by the researcher to achieve his purpose. According to the results conducted and PISA results, pre-school education is the most important of the primary variables associated with mathematical literacy. The mathematical success of students who have pre-school education is higher than those who haven‟t it. Of the variable parents‟ educational levels, mother‟s education level has shown a positive relation with mathematical literacy for Finland. Similarly, the variable parents‟ occupation has shown a meaningful positive relation with mathematical literacy. In other words, it has been observed that the mathematical literacy of children from upper socio-economic level is high in a meaningful way. In parallel with these results, when the relation between socio-cultural index and mathematical literacy is examined, a meaningful relation between them will be seen. As the quality of domestic educational resources increases, the mathematical viii literacy increases as well, according to Turkey PISA 2012 study.The variables feeling adequate for mathematics and selfconfidence in mathematics are among the other important variables associated with mathematical literacy. A meaningful relation has been observed between the variables feeling adequate for mathematics and selfconfidence in mathematics for both Turkey and Finland. Discipline circumstances in mathematics course have shown a meaningful relation with mathematical success for Turkey. Moreover, it has shown a meaningful relation for Finland. And the variable using technology as an entertainment tool has no relation with mathematical success in Turkey; however, it has a negative relation in Finland. Also, when the school variables are examined, a positive relation is observed between the size of the place in which the school is located and mathematical literacy for Finland. The variable student number at a school has shown a negative relation for Turkey, but it has been observed that there isn’t a meaningful relation at high level for Finland. The variable frequency of evaluations used at school has been found meaningful in a positive way for Turkey. The common impact results of student and school level variables have been examined. For Turkey, as the size of the place in which the school is located turns into a big city, an increase in classroom discipline and mathematics studying duration is observed. The other meaningful variables apart from school’s location associated with mathematical literacy for Turkey are pre-school education, mother’s occupation, socio-cultural index and domestic educational resources. As a result of the data collected, precautions which reduce differentiation among schools can be taken. The awareness of families can be raised in regard to important impacts of family education level and socio-cultural index on mathematical literacy. Intraclass activities can be paid more attention by encouraging students to feel themselves adequate and have self-confidence. The awareness of students can be raised so that they can use technology for educational purposes.
关键词:PISA çalışması; Matematik Okuryazarlığı; Aşamalı Doğrusal Model; Öğrenci Özellikleri; Okul Özellikleri
其他关键词:PISA study; Mathematical Literacy; Hierarchical Linear Model; Student Qualities; School Qualities