摘要:Dil duygu, düşünce ve isteklerin aktarılmasını sağlayan bir araçtır. Dilin anlama ve anlatma olarak iki boyutu vardır. İnsanın hayatı boyunca edindiği bilgi, görüş, izlenim ve düşüncelerini karşısındakilere sözlü olarak aktarmasına konuşma denmektedir. Konuşma dilin anlatma boyutu içinde yer almakta ve kendini ifade etmenin temel aracını oluşturmaktadır. Sözlü anlatım hem toplum için hem de bir beceri olarak dil eğitiminde önemli bir yere sahiptir. Hakkında en az çalışılan konuşma becerisinin yabancılara Türkçe öğretimi alanında da çalışılması oldukça önemlidir. Bu çalışmada Türkçeyi yabancı dil olarak öğrenenlerin Türkçe konuşmaya yönelik kaygıları belirlenmeye ve çeşitli değişkenler bakımından değerlendirilmeye çalışılmıştır. Çalışma, tarama modeliyle gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya Ankara Üniversitesi Türkçe Öğretim Merkezi Taksim Şubesinde öğrenim gören C Seviyesinde (Yüksek Türkçe) bulunan 68 öğrenci katılmıştır. Araştırmaya temel teşkil eden veriler, Özdemir tarafından geliştirilen “Konuşma Kaygısı Ölçeği” ve “Kişisel Bilgi Formu” aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmanın amaçları doğrultusunda toplanan veriler, verilerin özelliklerine uygun analiz teknikleri ve SPSS - 16.0 programı kullanılarak çözümlenmiş; bulgular, tablolar hâlinde sunulmuş ve yorumlanmıştır. Elde edilen verilerin iki değişken arasındaki anlamlılığını test etmek için verilere t testi uygulanmıştır. Elde edilen değerlerin ikiden fazla değişken arasındaki anlamlılığını test etmek için tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Çalışmada, Türkçenin zor bir dil olmadığını düşünenlerin zor olduğunu düşünenlere göre anlamlı düzeyde kaygı düzeylerinin düşük olduğu, diğer değişkenlerin anlamlı farklılık oluşturmadığı tespit edilmiştir.
其他摘要:Language, a tool for maintaining transmission of feelings, thoughts and desires, has two dimensions, such as understanding and telling. Talking, which is oral transmission of information, opinions and impressions of the mankind over his life to the opposing person, is within the telling dimension of the language and composing the basic tool of self-expressing. Oral expression has an important position in language training both for society and as a skill. Speaking skill is least studied language skill and it is of great importance in teaching Turkish as a foreign language. The aim of this study is to determine anxieties of learners of Turkish as a foreign language and to assess them in terms of various variables. The study was carried out with survey model. The study group is composed of 68 students attending C level (High Turkish) courses at Taksim branch of Ankara University Center for Teaching Turkish as a Foreign Language. Data for the study was collected via Speaking Anxiety Scale, which was developed by Özdemir and Personal Information Form. Data collected in line with the aims of the study was analyzed with analysis techniques suitable for the characteristics of the data using SPSS - 16.0 program. Findings were presented in tables and interpreted. T-test was administrated to find out if data show significant difference in terms of two variables and one way variance analysis (ANOVA) was used to test if data show significant difference in terms of more than two variables. In this study, it was determined that anxiety levels of learners who think that Turkish is not a difficult language were significant lower than those of learners who think that it is a difficult language and that there was not a significant difference in terms of other variables.
关键词:Türkçe Eğitimi; Yabancılara Türkçe Öğretimi; Konuşma Becerisi; Konuşma Kaygısı
其他关键词:Turkish Education; Teaching Turkish to Foreigners; Speaking Skill; Speaking Anxiety