摘要:Hepimiz biliriz ki,İslâm akidesine göre,Allah,bizi varlığımızın devâmmda muhtaç olduğumuz maddî nimetleriyle .kuşatılmış olarak yaratmakla kalmamış,sonsuz rahmetiyle,rûhî ve mânevi hayâtımızda sırât-ı müstakim üzere olmamız,doğru yoldan ayrılmamamız için gerekli vâsıtaları da vermiştir. Bu cümleden olarak Allâh,insanlara zekâ ve vicdan vermekle yetinmeyip,beşer cemiyetine,bizzât aralarından seçmiş olduğu kimselerden sayısız peygamberler göndermiş,milletine . tebliğ etmek üzere bunların her birine emdr ve yasaklarını vahyetmiştir. İlâhî vahye mazhar bu peygamberlerin ilki Hz. Âdem,sonuncusu da Hz. Muhammed'-dir ki Kur'ân onu,«Hâtemu’n-Ndbiyyîn» (Peygamberlerin mührü) olarak tavsif eder (2). Şu hâlde müslürpanlara,sâdece kendi peygamberleri Hz,Muhammed’e değil,ondan önce gelip geçenlere de îmân etmeleri gerekmektedir. Bunların sayısı binlerle ifâde edilmektedir. İslâmî kaynaklar sâdece Hz. Nuh’un değil,Hz. Âdem ve Şit aleyhimusselâmlarm da Allah'tan kaanûn kitapları (suhuf) aldıklarına inanır.