摘要:Son yıllarda moleküler karışımların ayrılması için yan geçirgen membraların kullanılmasında önemli gelişmeler olmuştur. Mikrofiltrasyon, ultrafiltrasyon, ters osmoz, dializ ve eloktrodializ en önemli membran ayırma prosesleri olarak kabul edilmiştir. Bununla beraber bu polimerik membranların genellikle düşük akı ve seçiciliğe sahip olmaları dezavantaj teşkil etmiştir. Bu ise polimerik membranların endüstriyel uygulamalarını sınırlandırmıştır. Yapılan çalışmalar, daha etkin ve daha seçkin membran ayırma proseslerini geliştirmeye yönelik olmuştur. Sıvı membranlar polimerik membranların bazı kalıcı engellerini ortadan kaldırmak için ümit vadeden bir teknoloji olarak görülmektedir. Sıvıların polimerlerden daha yüksek diffüzyon katsayılarına sahip olmalarından dolayı sıvı membranların akılan oldukça yüksektir ve bunun sonucu olarak da çok daha az sayıda kademeyi gerektirir. Polimer membranlara göre daha temiz bir ayırmayı gerçekleştirirler. Sıvı membranlar özel ayırma isteklerine uygun olarak yapılabilirler. Sıvı membran teknolojisi hidrokarbonların ayınlması, atık su arıtımı, hidrometalurji dahil, çeşitli endüstriyel uygulamalarda çok iddialı görünmektedirler. Buna ilaveten sıvı membranlar biyotop ve biyokimyasal uygulamalarda ise potansiyel kullanım alanına sahiptirler. Sıvı membranlar atık sulardan toksik maddelerin giderilmesini çok düşük konsantrasyonlara kadar gerçekleştirebildiklerinden bu uygulama alanı için idealdirler. Fenol ve organik asitler gibi moleküler ve iyonik komponentler, uygun olarak teşkil edilen sıvı membranlarla başarılı bir şekilde ekstrakte edilebilir. Genel olarak sıvı membranlar, önce birbiriyle karışmayan bir emülziyon hazırlamak ve daha sonra da bu emülziyonu üçüncü bir faz içerisinde karıştırarak dağıtmak suretiyle teşkil edilirler. Bu makalede atık suda bulunan ağır metaller, fenol, organik asit gibi toksik maddelerin sıvı membran prosesiyle giderilmesi incelenecektir.